İkinci Dünya savaşı ve Yahudi soykırımı üzerine epey film izledim ama Nazilerin yaptığı Yahudi zulmünü anlatan yüzlerce filmin içerisinden cımbızla seçilerek sıyrılan bir yapım. Savaşın ne olduğundan habersiz iki çocuk. Bruno, Nazi Almanya’sı komutanı babasının Polonya’ya tayin edilmesi ile arkadaşsız kalmıştır. Bu yeni geldiği yerde kendine arkadaş ararken tellerin arasında üstünde pijama olan ve pejmürde haldeki Shmuel ile tanışır. Bruno burayı çiftlik sanırken, Shmuel ise toplama kampında yarı aç yarı tok sefil bir hayat sürmektedir. Bruno ailesinden izinsiz gide gele samimiyeti ilerletse de savaşın ilerlemesi ile ikilinin yolları hiç ummadıkları şekilde kesişiyor.
2 masum çocuk üzerinden Yahudi zulmünü anlatan harika bir film. Aslında filmin asıl olayı finali. İnsanın ruhu çekiliyor adeta o acı o his size geçiyor adeta. Ben finalini daha farklı tahmin etmiştim lakin bambaşka bir final ile beni dumur etti adeta.
Üzüldüğüm ve anlamadığım şeyse o dönemde yaşanan zulüm maalesef bugün de; Çin tarafından Uygur Türklerine, o günün mağdurları Yahudiler tarafından Filistin halkına, Budistler tarafından Arakanlılara... diye uzayıp giden içler acısı bir listeyle devam ediyor.
Çizgili Pijamali Çocuk adlı filmde Karl karakterini canlandırmış olan İngiliz oyuncu. Bildiğim kadarıyla artık oyunculuk yapmıyor ve dünyayı gezip farklı kültürleri tanıma hevesini gideriyor.
Çocukların dünyasından bir savaş paradosi. 2. Dünya Savaşı ve genel olarak savaşların en çok zarar verdiği hem şimdimiz hem geleceğimiz çocukların dünyalarında savaşın etkisi anlatılmış. Benim için 2.dünya savaşı filmleri arasında ilk 3'te bu film vardır. Savaşın nasıl lanet ve berbat bir şey olduğunu görmek için savaşanlara değil kadın ve çocuklara bakmanız yeterlidir. Nazi subayının oğluyla Polonyal çocuğun tel örgüler ardında yaşanan saf arkadaşlıkları beni mahvetmişti. Tamamen tertemiz olan bu çocuklar sözde birbirne düşman tarafların temsili değiller. Onlar güzelliğin temsilleri. Ve o nasıl yıkıcı bir sondur. Çocuğun o çizgili pijamayla kampa girişi, yürüyüşü ve çocukların her ikisinin de hiçbir şey anlayamaması beni ağlamaktan öldürdü.
2 masum çocuk üzerinden Yahudi zulmünü anlatan harika bir film. Aslında filmin asıl olayı finali. İnsanın ruhu çekiliyor adeta o acı o his size geçiyor adeta. Ben finalini daha farklı tahmin etmiştim lakin bambaşka bir final ile beni dumur etti adeta.
Üzüldüğüm ve anlamadığım şeyse o dönemde yaşanan zulüm maalesef bugün de; Çin tarafından Uygur Türklerine, o günün mağdurları Yahudiler tarafından Filistin halkına, Budistler tarafından Arakanlılara... diye uzayıp giden içler acısı bir listeyle devam ediyor.
Henry Kingsmill