Uzun zamandır izlenecekler listemde duran bir filmdi, dün ATV’de “TV’de İlk” olarak görünce geç saate rağmen izlemeye karar verdim. Başarı hikâyelerini hele ki gerçek-yaşanmış olanları çok severim. Muazzam yetenekteki üç siyahi kadının 60'lı yıllarda NASA gibi bir yerde uğradıkları ırkçılık ve ötekileştirmeye rağmen pes etmeden azim ve sabır ile en üst seviyelere gelmelerinin muhteşem hikayesi. İçten, sıcak, duygusal ve de düşmeyen temposuyla bir başarı hikayesi. Herkesin izlemesi gerekir diye düşünüyorum. Octavia Spencer bu roller için biçilmiş kaftan gibi zaten, yakın zamanda oynadığı Madam C.J. Walker’dan hatırlayanlar olacaktır. Filmdeki şu replik çok ufuk açıcı gerçekten ''Özgürlük için başvuramazsınız, özgürlük asla ezilmişlere verilmez!''
-
- Deniz
- 3 y
Fırsat eşitliği sağlandığında kadınların neler başarabileceğini gösteren güzel bir film. Nasa müdürünün çok güzel ve zamanının ötesinde davranışları en çok sevdiğim kısımlarıydı filmin.
-
- Serdar
- 3 y
Film güzel ve akıcı. Oyuncu kadrosu son dönemlerde yakalayabildiğim en iyi kadrolardan bir tanesi. Mesajlar da onların veriliş biçimi de çok başarılı. Genelde mesaj verirken film mahvedilir ama bunda öyle olmamış. ABD'nin geçmişinde hep bir ayrımcılık kırılganlığı mevcuttur. Bu filmde aslında bunun kadın ayrımcılığı kısmına müthiş güzel vurgu yapıyor. İzlemediyseniz kaçırmayın derim.
-
- Aisha
- 3 y
İzlerken içimi titretmiş filmdir. Kesinlikle Oscar adaylığı çerçevesinde özene bezene yapılmış bir filmdir. toplumsal eşitsizlik önce zenciler ardından da kadınlara yapılan negatif ayrımcılık mükemmel işlenmiştir. ABD'de bulunan beyaz ırkın yıllar geçse de kendisi dışında ne varsa ne kadar hakir gördüğünü işleyen çok güzel bir filmdir. Ayrıca filmde dokunaklı çok fazla yer var. Mesela tuvalet tabelasının kırıldığı sahne bence çok başarılıdır.
İlginizi Çekebilir
+−
Film üç kadının hayat ve toplumsal düzen normlarına karşı duruşlarının hikayesini sunuyor. Beyaz erkek egemen dünyada kadın olarak var olmanın mücadelesi anlatılıyor. Üç kadının bu mücadelesi sadece iş hayatında değil kendi özel yaşamlarında ve iç dünyalarında devam ediyor. Katherine G. Johnson, Dorothy Vaughan ve Mary Jackson siyahi kökenli kadınlardır. NASA'da çalışan bu üç kadın baskılara, yasaklara ve eşitsizliklere rağmen iş ve özel yaşamlarında tutunmaya çalışıyorlardır. Katherine G. Johnson üç çocuk sahibi bir kadındır. Dorothy Vaughnan ve Mary Jackson ile birlikte çalışmaktadırlar. İş yerlerinde yaşadıkları kadın ve siyahi kimliklerinden dolayı zorluklar yaşadıktan sonra, Al Harrison (Kevin Costner)’ın araya girmesiyle çok daha büyük bir olayın parçası olurlar. NASA'nın projesine dahil olan bu üç dahi kadın iş ve özel yaşantılarında bir devrim yaratmak üzeredirler.