Bana çok depresif gelmiş olan film. Elbette söz konusu olan Kennedy ailesi olunca çok da mutlu bir hayattan bahsetmek mümkün değil aslında. Filmde Kennedy süikastı sonrasında hayatını yeniden düzene oturtmaya çalışan eski başkan eşi Jackie Kennedy’nin yaşadıkları aktarılıyor. Özellikle Beyaz Sarayı boşaltma sahneleri gerçekten de çok dokunaklı.

Hayatımda bu kadar sıkıcı bir film izlememiştim. Konu her ne kadar Jackie Kennedy'nin hayatı olsa da olaylar tahmin edeceğiniz üzere Kennedy süikastı sonrasından sonra eşi Jackie'nin yaşadığı buhranlı dönemi ve Beyaz Saray'dan ayrılma sürecini anlatıyor. Vakur tavrının arkasında iç dünyasında yaşadığı bunalımlar ve aile içindeki tartışmalardan başka filmde pek fazla bir şey aslında: Jackie aslında kimdir? Nasıl ABD başkanı eşi olmuştur falan bu kısımlar hak getire..

Kennedy ailesinin hayatları sanırım çok sayıda filme ve belgesele konu olmuştur. Jackie filmi de eşi süikaste kurban giden first lady'nin sonrasında yaşadığı burhanlı dönemleri beyaz perdeye yansıtıyor. Film atmosferi oldukça basık. Özellikle de kocasını çok seven bir kadının gerek eşini kaybetmenin acısı ve de gerekse sonrası ile ilgili belirsizliklerle başetme çabaları bence başarılı bir şekilde yansıtılmış. Natalie Portman her geçen gün daha zorlu projelerde görev alıyor ki bu da kariyeri anlamında güzel bir şey. Kendisinin Sevginin Gücü ve Siyah Kuğu filmlerinden sonra izlediğim en iyi performansıydı diyebilirim. Özellikle biyografi sevenleri içine kolaylıkla çekecek bir film.

Bana temposu çok ağır geldi açıkçası. Tekrarlayan sahnesi çok, flashbackler çok fazla, teke tek diyalogların bir kısmı aşırı uzun. İzlerken bir noktadan sonra sıkıldığımı hissettim açıkçası.

Kennedy süikasti sonrasında olanları eşinin gözünden anlatan film. Ağır tempoda seyreden ve daha çok Jackie’nin eşinin ölümüyle dağılmış olan psikolojisini anlatıyor. Zaman zaman sıkıcı olsa da genel olarak izlenebilir bir yapım.