-
- Cemil
- 1 y
Kadın dünyaya resmen acı çekmeye gelmiş gibi. Hayat hikayesini okurken insanın resmen gözleri doluyor.
"Hayatta insanın başına gelebilecek en iyi şey acıya alışıyor olmasıydı."
-
- melek ada
- 2 y
Uğruna hayatını mahvetmiş olduğu Diego’nun fotoğrafını gördüm göreli, aşk benden uzak dursun bir zahmet diye iç geçiririm hep?
-
- Elmas.T.
- 2 y
“Çok karışığım. Bir yanım olabildiğince huzursuz ve yorgun. Diğer yanım mucizelere ve düşlerin gerçek olabileceğine hala inanıyor ve heyecanını koruyor. Bu iki yan arasında ben, eziliyorum.”
Magdalena Carmen Frida Kahlo Calderon ya da sevenlerinin daha çok bildiği ismi ile Frida Kahlo, 6 Temmuz 1907 tarihinde Meksika'nın güney bölgesinde yer almakta olan Coyoacán'da dünyaya geldi. Her ne kadar biyolojik olarak doğduğu tarih 6 Temmuz 1907 olsa da kendisi doğum gününü daha sonra 7 Temmuz 1907 olarak değiştirdi. Bu tarihin önemi ise söz konusu tarihte Meksika kurtuluş devriminin gerçekleşmiş olmasıdır. Koyu bir Meksika milliyetçisi olan ve bunu her fırsatta ifade eden Frida Kahlo, doğum tarihini değiştirirken bile modern Meksika'nın doğuşunun kendi doğumu ile bağdaştırılmasını istediği için böyle bir değişikliğe gitmiştir. Zor bir çocukluk geçirmiş olan Frida Kahlo, henüz altı yaşındayken çocuk felci geçirdi. Bu hastalık sonunda bir bacağı engelli olarak kalan ve arkadaşları arasında kendisine 'tahta bacaklı Frida' lakabı takılan Frida Kahlo, buna rağmen azimli, öğrenmeye aç ve zeki bir öğrenci olarak yaşıtlarından sıyrıldı ve döneminin en iyi eğitimini veren okullarından bir tanesi olan Ulusal Hazırlık Okulu'nda eğitim görmeye hak kazandı. Okulda düşünsel dünyasını geliştiren ve kendisi gibi bir çevreyle birlikte evrilen Frida Kahlo'nun hayatta karşılaştığı talihsizlikler, çocukluğunda geçirmiş olduğu çocuk felci ile sınırlı kalmadı. 17 Eylül 1925 tarihinde okuldan eve dönüş yolunda seyahat etmekte olduğu otobüsün bir tramvayla çarpışması neticesinde ağır yaralandı. Pek çok kişinin hayatını kaybetmiş olduğu kaza sonrasında hayatı çok sayıda ameliyat ve yatak istirahati arasında geçmeye başlayan Frida Kahlo, çocuk felci sebebiyle aksamakta olan sağ bacağı 1954 yılında kangren sebebiyle kesilmek durumunda kalmıştır. 1927 yılında tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilen Kahlo, yakın çevresinin öneri ve teşvikleriyle birlikte resim sanatıyla uğraşmaya başladı. Bu dönemde yatağındayken aynaya bakarak kendi portrelerini yapmaya başlayan Frida'nın ilk portresi 'Kadife Elbiseli Otoportre' adını verdiği eseridir. 1927 yıl sonuna doğru politik ve siyasi figürlerle yakınlaşmaya başlayan Frida Kahlo, 1929 yılında Meksika Komünist Partisi'ne üye oldu. Arkadaşlarının tanıştırması ile dönemin ünlü ressamlarından olan Diego Rivera ile evlenen Frida Kahlo, Rivera'nın 3.eşidir. Resim sanatında pek çok otorite tarafından gelmiş geçmiş en büyük yeteneklerden bir tanesi olarak gösterilen Frida Kahlo, hayatı boyunca 55 tanesi kendi portresi olmak üzere toplam 143 adet resim yapmıştır. Dünyaca ünlü müzayedelerde çok büyük paralarla el değiştiren bu resimlerden kendisine ait olarak yapmış olduğu ikinci portresi 2000 yılındaki bir açık arttırma sonrasında Amerikalı bir kolleksiyoner tarafından 5 Milyon dolara satın alınmıştır. Diego ile evliliği oldukça sorunlu olan Frida Kahlo, eşinin sadakatsizlikleri sebebiyle sürekli bir şekilde psikolojik buhranlara da sürüklenmiştir. Frida Kahlo, 13 Temmuz 1954 tarihinde akciğer embolisi sebebiyle hayata veda etti.