-
- Sercan Akkoca
- 2 a
"Neden böyle olur bu insanlar? Kendi kendine kızıyordu: sen ona iyilik edersin, o sana kötülük. Utanmak, arlanmak da bilmiyorlar. Sanki kural bu imiş. Hep kendilerini haklı görürler. Herkes onlara kul köle olsun. kul köle olmazsan zorla yaptırırlar bunu." #kitapalıntıları
-
- Kerem
- 2 y
"Paranın sözünün geçtiği, tatlı sözün değerini yitirdiği yerde güzelliğin anlamı kalmaz." #alıntı
-
- Cemil
- 2 y
“Bu insanlar niye böyledir ? Niçin bazıları çok iyi, bazıları çok kötü oluyor ? Niçin herkesin korktuğu, çekindiği insanlar var, bir de kimsenin korkutamadıkları !” #geceyesöz
-
- Mert
- 2 y
“Tuhaf yaratıklardı şu insanlar! Yerlerinde durmuyor, gürültü patırtı ile âlemi ayağı kaldırıyorlardı.”
-
- Çetin Emek
- 2 y
“Şüphesiz, kalbinin bir köşesinde, kendine özgü, açığa vuramadığı bir derdi vardı. Bir özlemi, onu çok duygulandıran, iç acısı veren bir şey vardı…”
-
- Deniz
- 2 y
"Ve bu yeryüzünde bizi ne beklerse beklesin insanlar doğup öldükçe doğruluk ölmeyecektir." #alıntı
-
- Cenk??®️
- 2 y
“İnsanların sofrada tek kelime konuşmadan oturmaları, ama kafalarında şüpheli, kötü düşünceler olması kadar sıkıcı, fena bir şey yoktu.” #Kitapalıntısı
-
- Serdar
- 3 y
Bir Toprak Ana olmasa da Aytmatov'un yazmış olması bile benim için yeterli geldi. Küçük bir çocuğun hayalleri üzerine ve sıradan, özelliksiz olaylar üzerine kurgulanmış basit bir hikayesi var kitabın. Romanda geçen olaylar belli bir sıra dahilinde anlatılmamış olsa da okuyucu olay örgüsünde kesinlikle kaybolmuyor ve farklı olaylar arasında bağlantı kurmakta hiç zorlanmıyor. Her akşam eline dürbününü alıp, dağ başına çıkan çocuğun Işık Göl’de ancak beş-altı dakika görünüp kaybolan beyaz gemiye bakma görme hayal etme imgelemi üzerine yola çıkılmış olsa da en az bu konuya temas edilmiş. Doğa sevgisi, insan sevgisi, insanların iyi niyetlerini suiistimal etmeme vs toplumsal temalar içiçe ve büyük bir ustalıkla betimlenmiş. Cengiz Aytmatov hayranları kesinlikle kaçırmamalı... #kitapeleştirisi
-
- Serdar
- 3 y
"Kısa hayatında onu yeni yeni olayların beklediğini, bir gün bu dünyada yapayalnız kalacağını, çantasından başka bir şeyi olmayacağını da bilmiyordu çocuk." #kitapalıntısı
Masalla gerçeği birleştiren bir eserdir. Geçmişi temsil eden dede ile geleceği temsil eden çocuk arasında dramatik bir ilişki kurarak insan duygu ve düşüncelerine kendine has yorumlar getirilir. Adı eserde hiç geçmeyen çocuğun saf ve temiz dünyasından, hayatın acı ve çıplak gerçeğine uzanan bir roman kurgusu meydana çıkarılır. Aytmatov’un, edebiyat âleminde geniş akisler uyandıran, uzun yıllar tartışılan, verilmek istenen mesajla yaratılan tiplerin büyük bir uyum sağladığı eserlerinden biridir.
(Tanıtım Bülteninden)