
8.3 /10
Tümünü Gör
- Dizi&Film
- Kitap
- Kişi
- Üye
- Liste
- Tümünü Gör
-
- kıreyzi
- 1 a
"Şimdi sakinim, her şey bitti, tamamen bitti.(...) Çünkü itiraf edeyim hâlâ umutluydum...Şimdi Tanrı'ya şükür, hiç umudum kalmadı."
-
- Tekin Çelen
- 2 a
“Delirmenin insanı yaşattığı söylenir; en azından bilinç kaybolduğu için daha az acı çekilir; ölü gibi uyunur...” #alıntı
-
- Çetin Emek
- 4 a
“Şimdi de tıpkı o günkü gibi, mevsim yağmuru
yağıyordu; bu yazıları yazdığım anda bile hâlâ yağan,
kuşkusuz bütün gün yağacak ve benden sonra da yağmayı
sürdürecek olan ince, ama soğuk bir yağmur...”
yağıyordu; bu yazıları yazdığım anda bile hâlâ yağan,
kuşkusuz bütün gün yağacak ve benden sonra da yağmayı
sürdürecek olan ince, ama soğuk bir yağmur...”
-
- Mehmet
- 4 a
"Güzel çocukluğum! Neşeli gençliğim! Ucu kana bulanan yaldızlı kumaş. O zamanla şu an arasında bir başkasının ve benim kanımın oluşturduğu bir ırmak var."
-
- Kemal Türkmen
- 6 a
"Sadece onun tesellisine ihtiyaç duymak ve bunu yapması gerektiğinden habersiz olan tek kişi olduğunu anlamak!"
-
- Mert
- 7 a
"Ah! Bir hapishanede olmak ne büyük bir alçalma! Burada her şeyi kirleten bir zehir var. Burada her şey,on beş yaşında bir kızın şarkısı bile yozlaşıyor! Burada bulunduğunuz bir kuşun kanadında çamur vardır; koparıp konakladığınız güzel bir çiçek iğrenç kokular yayar."
-
- Semih Aydın
- 9 a
"Baba değilim artık! Bu sözcüğü, çocukların kullandığı bu sözcüğü, insan dilinin en hoş sözcüğü olan "Baba" sözcüğünü bir daha duymamaya mahkûm olmuştum çoktan."
-
- Serdar
- 1 y
“İlkbahar, çiçekle dolu tarlalar. Sonra güneş, her sabah ötüşen kuşlar, bulutlar, ağaçlar, doğa, özgürlük, hayat... Ne yazık ki bunların hiçbiri benim değil!”
-
- Davut Demircan
- 1 y
"Ne yazık..! Ölüm ruhumuzu ne hale getirecek? Onu nasıl şekillendirecek? Ondan ne alıp ne verecek? Onu nereye yerleştirecek? Bazen dünyaya bakıp ağlaması için etten gözler bahşedecek mi?"
-
- Çağrı Temel
- 1 y
"Zaten bu acılara katlanmanın en kolay yolu, onları dilediğimce izleyip keyfimce tasvir etmek değil mi?"
İlginizi Çekebilir
+−
Victor Hugo , aydınlanmacı hümanizmin geleneğinde, suç ile ceza ilişkisinin insansız bir mıntıka tartışılmasının anlamsızlığına işaret eder gibidir. Onun kişisi, hayat ile ölüm arasındaki dar sınır çizgisinin üzerinde, geri dönülmez bir noktada durmaktadır... Bir İdam Mahkûmunun Son Günü Victor Hugo'nun henüz 26 yaşındayken kaleme aldığı ölümsüz eseridir. Diğer eserlerin nazaran tamamen yalın ve basit bir dille yazmıştır. Üslubun yalınlığının temel nedeni de anlatmak istediği şeyi dolandırmadan anlatamaya çalışmasıdır. İdamın her yönüyle kabul edilebilecek bir şey olmadığını ispatlamaya çalışmıştır.
Kitap dönemine göre bir baş yapıttır. Üslup ve anlatım dışında, birinci tekil şahıs ağzından yazılan ilk kitap olma özelliğini taşır. Yazıldığı dönemde bir bireyin iç dünyasını kendi ağzından anlatan ilk kitaptır. Diğer eserlerinin yanında Bir İdam Mahkumun Son Günü daha az popülerdir. Viztor Hugo denilince akla genelde diğer kült kitapları gelir. Kitap ilk yayımlandığında yazarın adı geçmemiştir. Daha doğrusu Hugo kitabı başka bir isimle yazmayı tercih etmiştir. Yazar daha sonra bu durumun nedeni olarak Fransız Devrimi'ni öne sürmüştür. Devrimden yıllar sonra bile devrim taraftarlarının tepkisini çekmesidir. Kitabın önsözünde yazarın bu tavrının haklılığını daha net görebiliyoruz.
Kitabın anlatıcısı bir insanı öldürmekten suçlu bulunmuştur. Bu suça karşılık cezası ise yine ölüm cezasıdır. Kahramanın bir adı yok, onun kaderinde sadece ölüm var. Kitabın başında kahramanın ölümden kurtulmak veya cezaya dair bir mucizeye inancı bulunur. Fakat gardiyanlar idamı yerine getirmek için gelince tüm umutları söner. Kendisi için değil, karısı, annesi ve kızı için çok üzülür. Son isteği olan kızıyla görüşmektir. Fakat babası kızını tanımaz, babasının öldüğünü savunur. Mahkumu ölümden daha çok bu durum yaralar. Mahkum beş hafta boyunca kendini ne kadar hazırlayabilirse o kadar ölüme hazırlar. Giyotinden hemen önce ise “Ah! Sırtlan çığlıkları atan halk!” diye bağırır. Yazar o dönem idama karşı halkın tutumunu eleştirmiştir. Zaten kendi de bu kitabı meydanda şahit olduğu bir idam olayından sonra yazmıştır.