-
- Cemil
- 1 h
"Hayatın şekli çemberdi ve çemberde her nokta merkeze eşit mesafedeydi -- o merkeze, ister Tanrı ismini ver, ister aşk, istersen bambaşka bir şey."
-
- Sempatik
- 8 a
"Baktı ki pek seçeneği yok, bu sırrı kendine saklaması gerektiğine ikna oldu. Rahatsız edici olsa da hayatın nice tuhaflıklarından biri olarak kabullendi bu olayı, tıpkı boğazına takılıp kalan bir kılçığı kabullenir gibi; ne yutabiliyor ne tükürebiliyordu, o halde onunla yaşamaya öğrenmekten başka çare yoktu." #kitaplistem
-
- seda
- 2 y
“Bütün ömür boyu damla damla biriktirdiğimiz hüzünlere, kederlere sonradan tek bir kişinin sebep olduğunu sanmak ne büyük yanılsamadır. Ama insan beyni, kendini aldatmakta ustadır.”
-
- Çetin Emek
- 3 y
''Bence fazla özür dileyen tipler hayatla baş etmeye çalışan kaygılı, endişeli tiplerdir sadece. Kimseye zarar vermezler, kendilerinden başka. Diğer insanlara ayak uydurmak için ellerinden geleni yaparlar, ama aradaki farkın kapanmayacağını bilirler.''
-
- Semra Bakan
- 3 y
“Lâkin adalet, karmaşık bir kelimedir. Kime göre adalet, neye göre? Dünya tarihinin en katı bağnazları, fanatikleri, kendi kafalarındaki ‘adalet’ uğruna en ağır adaletsizlikleri işlemişlerdir.”
-
- Kerem
- 3 y
“Eğer fikrinizi gözden geçirmeye hazır değilseniz, kimseyle hiçbir konuda tartışmaya girmeyin." #alıntı
-
- Kerem
- 3 y
"...Bazı insanlar dünyayı değiştirmek istiyor, bazıları eşlerini ya da arkadaşlarını. Kendini değiştirmek isteyense çok az..." #alıntı
-
- Selin Tekdemir
- 3 y
"Tanrı algısını kendi çıkarları için kullanan insan kadar tehlikelisi yok bu dünyada." #gününsözü
-
- Semra Bakan
- 3 y
Etrafımız hep "çok bilenler" le dolu. "Emin değilim, kararsızım, hala arıyorum" diyen kimseye rastlamadım daha. #kitapalıntıları
İnanca, inançsızlığa, arayışa, farklı kadınlara ve aşka dair baş döndürücü bir yolculuk...
Ben ne annem gibi dindarım, ne babam gibi kâinatın, beş duyumla kavradığım şeylerden ibaret olduğuna kaniyim. Öyleyse ben neredeyim? Ne mutlak dindarlığa, ne de mutlak akılcılığa dahil olmak isteyenler için bir başka yaklaşım, yeni bir varoluş şekli yok mu acaba? Bir üçüncü yol mesela? Kim bilir?
Şirin, Mona ve Peri…Günahkâr, İnanan ve Şaşkın. Münkir, Mümin ve Mütereddit… Böylesine farklı üç genç kadın nasıl bir araya gelebilir? Arkadaş olabilirler mi sahi? Hatta kız kardeş?
Tanrı, bilim, kimlik, aidiyet, Doğu-Batı tartışmalarının tam ortasında hiç kimselere benzemeyen, karizmatik bir adam, sarsıcı bir skandal ve sıra dışı biraşk... yarım kalan... seneler sonra yeniden canlanan...
Elif Şafak büyüleyici dili ve sağlam olay örgüsüyle inanca, inançsızlığa, arayışa, farklı kadınlara ve aşka dair baş döndürücü bir yolculuğa çıkarıyor bizleri.
Havva'nın Üç KızıTürkiye ile Avrupa, dün ve bugün arasında gidip gelen güncel bir hikâye anlatıyor.
Yüzyılımızın en çok tartışılacak konularından birini kışkırtıcı kahramanlar aracılığıyla ele alan, temposu hiç düşmeyen, kolay kolay unutamayacağınız bir roman.