-
- Mehmet Ali
- 7 a
“Cahil kişilerin ruhu gübrelenmemiş, sürülmemiş topraklar gibi katıdır. Önyargılar bu ruhlara, kaya diplerinde biten otlar gibi sımsıkı yapışır, inatla büyürler. Bunları söküp atmak, kökünü kurutmak zor mu zordur; bunu biliyordum.”
"Yoksulum, kimsesiz, ufak tefek, gösterişsizim, diye duygusuz, ruhsuz muyum sanıyorsunuz? Öyleyse, yanılıyorsunuz. Benim de en azından sizinki kadar duygulu bir yüreğim, ruhum var..."
-
- Lale
- 1 y
"En çok yeni ayı severdi. Çünkü daha gelişecek, büyüyecek, kendi yüzeyini tümüyle ışığa boğacak zamanı olurdu, kaçınılmaz yok oluşundan önce." #geceyesöz
-
- Sinemsi
- 1 y
"En parlak yıldızların bile üzerinde lekeler vardır.
Bazı insanlar yıldızların parlaklığını göremezler
de ancak ufak tefek lekeleri görürler."
Bazı insanlar yıldızların parlaklığını göremezler
de ancak ufak tefek lekeleri görürler."
-
- seda
- 1 y
"Bütün dünya senden nefret etse ve hepsi yalancı olduğunu inansa bile eğer senin vicdanın rahatsa başını dik tutmalısın." #kitapalıntısı
İlginizi Çekebilir
+−
On yaşında öksüz kalan Jane Eyre, ona kötü davranan yengesinin evinde yaşamaktadır. Dayısının isteği üzerine, yengesiyle yaşayan Jane, kuzenleri tarafından da zorbalığa uğramaktadır. Yengesi Bayan Reed en sonunda çareyi Jane’i yatılı okula yollamakta bulur. Yatılı okulda da zor zamanlar geçirmeye devam eder. Sonunda orada öğretmen olarak çalışmaya başlayan Jane kendini okulda sıkışmış hissettiğinden hayatına farklı bir yerde devam etmek ister ve verdiği bir mürebbiyelik ilanına cevap gelince, Bay Rochester’ın malikânesinde çalışmaya başlar. Çok geçmeden oradaki hayatına alışan Jane, malikânenin gizemli efendisine âşık olur ama hayat ona beklemediği zorluklar çıkarmaya devam edecektir. Charlotte Brontë’nin güçlü ve kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenen kahramanı Jane Eyre’ın bu klasik hikâyesi, gerek kasvetli havası gerek erkeklerin egemen olduğu bir dünyada kadın olmanın zorluklarını betimlemekte İngiliz edebiyatının en önemli romanlarından biridir.
(Tanıtım Bülteninden)